.:: Lokman AYVA ::. İstanbul Milletvekili
Lokman Ayva'nın Resmi ve İstanbul Resimleri
Yakınlaştır
1x 2x 4x 6x 8x

Türkçe - English

New Page 1

İLETİŞİM

 

 

 
 
Neden Evet? sorusuna cevaplar

 

1.MADDE

    “Çocuklar, yaşlılar, özürlüler, harp ve vazife şehitlerinin dul ve yetimleri ile mâlul ve gaziler için alınacak tedbirlerin anayasal güvenceye alınmasını” düzenliyor.

    Bu düzenlemeyle eşitlik yelpazesi tüm toplum kesimlerini kuşatan bir genişliğe kavuşturuluyor ve başta şehitlerimizin emanetleri olmak üzere özel surette korunması gerekenlere anayasal güvence sağlıyor.

2.MADDE

     “Vatandaşa kişisel verilerin korunmasını isteme ve devletin uhdesindeki şahsa özel bilgilerin nasıl kullanıldığını denetleme hakkının verilmesini” düzenliyor.

     Ülkemizin kanayan yaralarından biri olan fişleme eylemleri tarih oluyor. İnsan onurunu ayaklar altına alan ve masum insanların hayatlarını karartan bu hastalık böylece Anayasal olarak engelleniyor ve korku devleti yerine güven devleti ikâme ediliyor.

 

3.MADDE

    

     “Vatandaşın yurt dışına çıkmasının Hâkim kararı olmadan engellenmesini” kaldırıyor.

      Vatandaşları çok zor durumda bırakan yurt dışına çıkma yasağı Hâkim kararına bağlanarak  bu alandaki ihmallerin ve sıkıntıların önü kesiliyor. AİHM 2006 yılında aldığı bir kararla vergi borcundan dolayı yurt dışına çıkış yasağını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı bulmuştur.

4.MADDE

    

 

     “Çocuk haklarına ilişkin evrensel ilkelerin Anayasa metnine dâhil edilmesini” düzenliyor.

     Her çocuğun himaye ve bakımdan yararlanma hakkı olduğu Anayasal düzeyde vurgulanıyor ve çocukların her türlü istismara ve şiddete karşı korunması devletin ödevleri arasına dâhil ediliyor.

5.MADDE

        

 

         “Aynı iş kolunda birden fazla sendikaya üye olunmasını yasaklayan düzenleme kaldırılıp çalışanların kendi iş kollarında birden fazla sendikaya üye olabilmeleri imkânını” getiriyor.

         Mevcut Anayasa sendika özgürlüğünü iş kolu ile sınırlamakta ve Uluslararası Çalışma Teşkilatı’nın 87 sayılı sözleşmesine aykırılık teşkil etmektedir. Düzenlemeyle hem uluslar arası mevzuat uyumlaştırması yapılmakta hem de çalışanların tercih alanı genişletilmektedir.

6.MADDE

    

 

     “Memurlara ve diğer kamu görevlilerine toplu sözleşme yapma hakkını” getirmektedir.

     Memurların ve diğer kamu görevlilerinin şu anda sadece “Toplu Görüşme” hakkı vardır. Ancak “Toplu Sözleşme” hakkı yoktur. Ayrıca Uzlaştırma Kurulu’nun aldığı kararlar şu anda Bakanlar Kurulu’nu bağlayıcı değildir. Bu madde ile hem Toplu Sözleşme Hakkı getiriliyor hem de Uzlaştırma Kurulu’nun vereceği karar kesin ve bağlayıcı kılınıyor.

7.MADDE

    “Sendikal Haklar ile Grev ve Lokavt Hakkının kullanılmasının önündeki gereksiz engellerin kaldırılmasına” ilişkin düzenleme getirmektedir.

    Grev esnasında grevcilerin işyerinde sebep oldukları maddî zarardan sendikayı sorumlu kılan hüküm ile siyasî amaçlı ya da dayanışma grev ve lokavtı gibi direnişleri yasaklayan hüküm kaldırılmaktadır. Böylece bu hakların kullanımı bakımından çağdaş standartlara uygun ileri bir adım atılmaktadır.

8.MADDE

     “Kamu Denetçiliği, yani ‘Ombudsmanlık’ kurumunu” getirmektedir.

     Türkiye’deki en mühim sorunlardan birisi kamu kurum ve kuruluşlarınca yürütülen iş ve işlemlerle ilgili şeffaflığın sağlanamamasıdır. Bu eksikliğin giderilmesi için vatandaşın bilgi edinebilmesi şarttır. Bunun için daha önce özel bir kanun çıkarılmışsa da Anayasal bir düzenleme mevcut değildir. Bu hakkın teminat altına alınması için Ombudsmanlık kurumu ihdâs edilmektedir.

9.MADDE

     Anayasa’nın 84. maddesinin son fıkrasını yürürlükten kaldırmaktadır. Bu madde “partisinin kapatılmasına sebep olan kişilerin milletvekilliğinin düşürülmesini” ön görmektedir.

     Seçmenler oylarını partiye değil milletvekiline vermektedirler. Parti kapandığında vekillik sona erse dahî milletvekili bir sonraki seçimde yeniden seçilmektedir. Çünkü buradaki temel ve doğrusal ilişki vekil ile vatandaş arasındaki ilişkidir. Bu itibarla 84. maddenin son fıkrasının pratik bir değeri ve mantıksal bir karşılığı bulunmamaktadır.

10.MADDE

    “Türkiye büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanı seçimlerine ilişkin” bir düzenleme yapmaktadır.

    Daha önce TBMM seçimleri 5 yılda bir yapılırken 2007 yılındaki bir değişiklikle bu süre 4 yıla düşürülmüştür. Anayasa’da yapılan bu değişiklik 5 yıla göre düzenlenmiş olan Başkanlık Divanı seçimlerinin 4 yıla göre ayarlanmasını ve aradaki tutarsızlığı gidermeyi öngörmektedir.

11.MADDE

     “Yüksek Askerî Şûra tarafından verilen bazı ilişik kesme kararlarını yargısal denetime açan ve yargı yetkisinin yerindelik denetimi şeklinde kullanılmasını engelleyen” bir düzenlemedir.

     Kamuoyunda en çok tartışılan konulardan birisi YAŞ tarafından emekliye ayırma dışında verilen ilişik kesme kararlarıdır. Yapılan değişiklikle toplum vicdanını kanatan bu kararlara karşı yargı yolu açılmakta ve hukuk dışı uygulamaların son bulması öngörülmektedir. Yine ülkemizde sık sık gerginliklere sebep olan yargısal yerindelik kararlarına engel olacak Anayasal bir düzenleme getirilmektedir.

12.MADDE

    “Anayasa’nın 128. maddesinin ikinci fıkrasına ‘memurların malî ve sosyal haklarına ilişkin toplu sözleşme hükümlerinin saklı olduğunu’ ifade eden” bir cümle eklemektedir.

    Evvelce değinilen 6. madde ile memurlara toplu sözleşme yapma hakkı tanındığı için  Anayasa’nın 128. maddesi ile bir paralellik olması amacıyla yapılan bir düzenlemedir.

13.MADDE

     “Disiplin yaptırımlarından olan ‘uyarma ve kınama’cezalarının da yargısal denetime açık hâle getirilmesini” düzenlemektedir.

     Mevcut durumda verilen uyarma ve kınama cezaları için çalışanlar mahkemeye gidemez ve haklarını arayamazlar. Yapılan değişiklikle bu cezayı alan kişilere yargıya başvurma imkânı getirilmektedir.

14.MADDE

     “Hâkim ve Savcıların yargı görevleriyle ilgili denetlenmesi yetkisinin Adalet Bakanlığı’ndan alınıp Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na verilmesini” düzenlemektedir.

     İcrâ daireleri, noterler ve cezaevleri gibi yerlerde sunulan adalet hizmetleri ile savcıların yargı görevleri dışındaki idâri görevleri yönünden denetlenmesi Adalet Bakanlığı’na bırakılıp bunların dışında kalan bütün denetim ve soruşturma yetkileri HSYK’ya devredilmektedir.

15.MADDE

     “Asker kişilerce askerlik hizmet ve göreviyle ilgili olmayan konularda işlenen suçlara sivil mahkemelerin bakmasını, ayrıca savaş hâli dışında asker olmayan kişilerin askerî mahkemelerde değil sivil mahkemelerde yargılanmasını” düzenliyor.

     Mevcut durumda Askerî Yargının görev alanı Demokratik Hukuk Devleti anlayışının gerektirdiği ölçülere göre çok geniş tutulmuştur. Pek çok ülkede askerî yargı sistemi dahî bulunmazken bizdeki bu alan genişliği çok eleştirilmiştir. Yapılan değişiklik askeri yargının sivil alana yönelik yargısal etkisini tamamen sona erdirmekte; devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı işlenen suçların her halde adliye mahkemelerinde ele alınmasını sağlamaktadır.

16.MADDE

     “Anayasa Mahkemesi’nin kuruluşunda” değişiklik yapmaktadır.

     Temelde hedeflenen şey Anayasa Mahkemesi’nin üye sayısını artırıp kurumu toplumsal mutabakat adına daha ileri bir noktaya taşımak,  hukuk dışı kararların alınmasının önüne geçmek ve mahkemenin toplum nazarında yaşadığı itibar kaybını telafi etmektir.

ANAYASA MAHKEMESİ’NİN YAPISI

MEVCUT

 

Ø     11 asil ve 4 yedek üyeden kurulur

      Cumhurbaşkanı tarafından;

Ø     2 asıl 2 yedek üye Yargıtay’dan

Ø     2 asıl 1 yedek üye Danıştay’dan

Ø     1 asıl üye Askerî Yargıtay’dan

Ø     1 asıl üye Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nden

Ø     1 asıl üye Sayıştay’dan

Ø     1 asıl üye YÖK’ten

Ø     3 asıl ve 1 yedek üye üst kademe yöneticileri ve avukatlar arasından

      seçilir.

         ÖNERİLEN

 

Ø     17 üyeden kurulur

      TBMM tarafından;

Ø     2 üye Sayıştay’dan

Ø     1 üye Baro’dan

      Cumhurbaşkanı tarafından;

Ø     3 üye Yargıtay’dan

Ø     2 üye Danıştay’dan

Ø     1 üye Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nden

Ø     1 üye Askeri Yargıtay’dan

Ø     3 üye YÖK’ten

Ø     4 üye üst kademe yöneticilerinden, avukatlardan, hâkim/savcılardan ve anayasa mahkemesi raportörlerinden seçilir.

 

Üye Seçimi Yapacak Olan Makâmın Üye Seçme Şekli

17.MADDE

     Anayasa Mahkemesi Üyelerinin görev süresini 12 yıl olarak belirlemekte ve üyeliğin sona erişini” düzenlemektedir.

     12 yıllık süre bir taraftan üyelerin yeterli tecrübeyi kazanmalarına, diğer taraftan da toplumsal değişimin Mahkeme profiline yansımasına imkân tanıyan mâkul bir süredir. Böylece verilecek kararlar hem sağlıklı, hem de toplum vicdanıyla barışık ve hukuka uygun olacaktır.

18.MADDE

     Anayasa Mahkemesi’nin görev ve yetkilerinin arasına bireysel başvuruların incelenmesini de” dâhil eden bir düzenlemeyi getiriyor.     

     Bu düzenleme bir taraftan demokrasi ve hukuk standardımızı yükseltecek, bir taraftan temel hak ve özgürlüklerin daha iyi korunmasını sağlayacak, diğer taraftan da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde Türkiye’yi mahkûm eden kararları azaltacak, belki sona erdirecektir.

19.MADDE

                  Anayasa mahkemesinin çalışma usûlüne” ilişkin düzenleme yapıyor.      

 

                  Anayasa Mahkemesi’nin iki bölüm ve Genel Kurul halinde çalışması esası getirilmiş, bireysel başvuruların bölümlerce, diğer davalarınsa Genel Kurul’ca ele alınması ve nitelikli çoğunluk için öngörülen nisâbın üçte iki olması öngörülmüştür. Bölümler başkanvekili başkanlığında dört üyenin katılımıyla, Genel Kurul ise Mahkeme Başkanı’nın veya başkanvekilinin başkanlığında en az on iki üye ile toplanacaktır. Kararlar salt çoğunlukla alınacak ve bireysel başvuruların kabul edilebilirlik incelemesi için komisyonlar oluşturulabilecektir.

      Anayasa değişikliğinde iptale, siyasî partilerin kapatılmasına ya da Devlet yardımından yoksun bırakılmasına karar verilebilmesi için nitelikli çoğunluk şartı aranacaktır.

20.MADDE

     “Askerî Yargıtay’ın kuruluşu ve işleyişiyle” ilgili düzenleme getiriyor.

     Paketin 15. maddesindeki düzenlemeyle bir tutarlılık sağlamak, ayrıca mahkemelerin bağımsızlık ve tarafsızlığını korumak için yer yer siyaseti tazyik altına almak adına  gerekçeye dönüşen “askerlik hizmetinin gerekleri” ibaresi çıkartılmış ve hukuk devleti ilkesi adına çok önemli bir adım atılmıştır.

21.MADDE

     “Askerî Yüksek İdare Mahkemesi’nin  kuruluşu ve işleyişiyle” ilgili düzenleme getiriyor.

     Paketin 15. ve biraz evvelki 20. maddelerinde yapılan düzenlemeyle bir paralellik sağlamak,  ayrıca mahkemelerin bağımsızlık ve tarafsızlığını korumak için mevcut maddedeki “askerlik hizmetinin gerekleri” ibaresi çıkartılmış ve yine hukuk devleti ilkesi adına çok mühim bir adım atılmıştır.

22.MADDE

     “Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yapısında değişiklik” yapmaktadır.

     Temelde hedeflenen şey Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun üye sayısını artırıp Kurul’u daha katılımcı ve çoğulcu bir yapıyla toplumsal mutabakat zeminine oturtarak gerginliğe sebep olan tartışmaların önüne geçmek, kurulun toplum nazarında aşınan itibarını tamir etmek, hâkim ve savcıların denetleme yetkisinin  Adalet Bakanlığı’ndan alınıp Kurul’a devredilmesini sağlamaktır.

HSYK’NIN YAPISI

MEVCUT

 

      7 asıl 5 yedek üyeden oluşur.

 

Ø      Adalet Bakanı,

 

Ø      Adalet Bakanlığı Müsteşarı,

 

      Cumhurbaşkanı tarafından;

 

Ø      3 asıl 3 yedek üye Yargıtay’dan

Ø      2 asıl 2 yedek üye Danıştay’dan

      seçilir.

         ÖNERİLEN

 

         22 asıl 12 yedek üyeden oluşur.

Ø      Adalet Bakanı

Ø      Adalet Bakanlığı Müsteşarı

         Cumhurbaşkanı tarafından;

Ø      4 asıl üye öğretim üyeleri, üst kademe yöneticileri ve avukatlar arasından (“İktisat ve Siyasal Bilgiler Alanındaki Öğretim Üyeleri” ile “Üst Kademe Yöneticileri” ibaresi Anayasa Mahkemesi’nce iptal edildi)

 

         Yargıtay Genel Kurulu tarafından;

Ø      3 asıl 3 yedek üye Yargıtay üyeleri arasından

         Danıştay Genel Kurulu tarafından;

Ø      2 asıl 2 yedek üye Danıştay üyeleri arasından

 

         Türkiye Adalet Akademisi Genel Kurulu Tarafından;

Ø      1 asıl 1 yedek üye kendi üyeleri arasından

 

         Adlî Yargı Hâkim ve Savcılarınca;

Ø      7 asıl 4 yedek üye adlî yargı hâkim ve savcıları arasından

 

         İdarî Yargı Hâkim ve Savcılarınca;

Ø      3 asıl 2 yedek üye idarî yargı hâkim ve savcıları arasından

         seçilir.

 

 

 

 

 

23.MADDE

     “Ekonomik ve Sosyal Konsey’in kuruluşunu” düzenliyor.

     Konsey’in kuruluşu, ekonomik ve sosyal politikaların oluşturulmasında sivil toplum kuruluşlarının daha fazla görüş bildirme ve katkıda bulunma imkânını sağlıyor ve bunu Anayasal güvence altına alıyor. Meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve Hükümet temsilcileri bir araya gelerek geniş katılımlı istişare yapacaklardır. Bu hâliyle düzenleme ileri bir demokratik adımdır.

24.MADDE

     “Demokrasi ve hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmayan, demokratik ahlâka aykırı olan tehditlere ilham verip darbeci zihniyeti canlı kılan geçici 15. maddeyi” kaldırıyor.

     Darbe söylentileri, toplum mühendisliği ve cunta yapılanmaları yüzünden Türkiye’yi geri kalmış ülkeler ligine demirleten çağdışı ve baskıcı zihniyetin yok edilmesi, darbeden medet uman siyaset anlayışının sona ermesi ve her işin o işi en iyi yapacaklara bırakılarak darbe kavramının Türkiye’nin gündeminden çıkarılması adına atılmış Cumhuriyet tarihinin en mühim adımlarından biridir.

25.MADDE

    “Üç adet geçici madde ihdâs eden” bir düzenleme.

    Anayasa Mahkemesi ile Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun yapısında meydana gelen değişiklikler için geçiş hükümleri düzenlenmesi gerektiğinden söz konusu geçici maddeler metne dâhil edilmiştir.

26.MADDE

   Bu madde yürürlük hükmünü ve halkoyuna sunulması hâlinde kanunun tümüyle oylanacağını ifade etmektedir.

 

 

 

 

 

New Page 1
Ak Parti Web Sitesi